Ticaret sektörü başta olmak üzere diğer sektörlerden de katılımın yapıldığı yaklaşık 80 kişinin bulunduğu Forum’da sendikamızı Dış İlişkiler uzmanı Murat Gerçek temsil etmiştir. Fikirlerin, stratejilerin, karşılıklı deneyim paylaşımı, başarı hikayelerinin ve yapılan kampanyaların görüşüldüğü Forum’da, AVRUPA-BÜYÜME hedefi için atılması gereken adımların hepsi görüşüldü.
Birbirimizden öğrenmemiz gereken çok şeyler olduğu ve bunların ancak ve ancak karşılıklı deneyim paylaşımı ile stratejik çalışmalar sonucun da gerçekleşebileceği tüm katılımcılar tarafından bir kez daha ısrarla vurgulandı. Odaklanılan temel noktalar şu şekilde oluştu;
Forum açılışında konuşan UNI-Avrupa Bölgesel Sekreteri Oliver Roethig, sendikal yoğunluk ve pazarlık müzakereleri ve örgütlenmenin artık değişim yaşaması gerekliliği ile ilgili konuları paylaştı. Açık olarak her sendikal hareketin önemine vurgu yaptı ve sosyal dialogun küresel anlamda da ne kadar önemli olduğunu belirtti.
Britanya ve İrlanda’nın Sendikası UNITE temsilcisi Jack Clarke, sektörlerdeki analizler, stratejik araştırmalar ve hedefleri başlıklar altın da konuşmasını gerçekleştirdi. UNITE Sendikasının 1.5 milyon üyesi olduğunu belirtti. 90 tam zamanlı örgütlenme uzmanıyla ancak ve ancak hızlı bir büyüme gerçekleştirilebildiğini belirtti. Konuşmasında Örgütlenme için 2 anahtar olduğunu ifade etti;
1- Sektörel hedef örgütlenmesi yani doğru hedef saptama
2- İşyeri olarak değil, işletme düzeyinde konuya bakılması gerekliliği.
Sektör, ekonomik ve şirket analizinin iyi yapılması ve hedef planında olan anahtar şirket, anahtar müşteri resminin iyi saptanması çok daha iyi sonuçlar verdiğini belirtti. Yani stratejik araştırmalar kendilerine 90 bin üye ve bu üyelerin 3 binden fazlası da ticaret sektöründen geldiği bilgisini verdi. Kasım ayı itibariyle tam 12 bin üyelik gerçekleşmiş.
İrlanda SIPTU sendikasından Joe Cunningham ise örgütlenmeyi yeniden yapılandırma başlığı altında bilgi verdi.En önemli değişimi ise “kendimize sorarak başladık” ve akabinde ise örgütlenme uzmanlarımıza aynı şekilde sorduk.Değişim ancak bizler tarafından olabilir den yola çıktık.İlk önce krizi kabullendik. Çünkü üyelikler artarken biz uçuyorduk ama sendikal yoğunluk azalıyordu. Bizlerde sorunları irdeleyerek ikiye ayırdık iç ve dış sorunların değişime ihtiyacı olduğu idi.
Sendikaya bakış aynı işletme de çoğalıyordu fakat diğer taraftan büyüyemiyorduk. Bunun için iç ve dış sorunlarda herkese sorumluluk verdik, yani gücü dağıttık. Buda şu anlamdaydı, sorumluluk yetmez onlara yetkide vereceksiniz yoksa karar verme mekanizmalarını işletemezler. Çünkü 2008 yılında işsizlik %3.9 iken 2012 yılın da ise %14.4 olduğunu ve krize dönüştüğünün bilgisini aktardı.
İsveç UNIONEN sendikasından Nina Kulberg ve Anna Jormin ise 1,5 yıl önce biz bunun için strateji değiştirmemiz gerekliliğini söyledi. Bunun ancak piyasa araştırması ve stratejisi ile mümkün olacağını ve bu planın ise 4 yıl süreceği ve 100 binin üzerinde üye yapılacağını belirttiler. Yani; Sendikanın imajı, kimliği, sadık üyeler, işe alma organizasyonu şeklinde hepsi bir bütün halde olursa bunların gerçekleşe bileceğini aktardılar.
Sendikamız adına söz aldıktan sonra,Türkiye’den tek sendika olmamız ve forumun ana temalarından biri olan Türkiye’ye bakış olduğundan dolayı hem forum boyunca hem de yapılan 3 ayrı konu başlıkları altında yapılan grup atölye çalışmalarında, katılımcılar tebriklerini ilettiler.
Türkiye’deki sendikal durumlar, sendikal hareketler, sektörel bazda üye durumları özellikle ticaret sektöründeki son durumları aktardıktan sonra sendikamızın örgütlenmede son zamanlarda ki yaptığı stratejik planlar, kampanyalar ve örgütlenme planları ve zorlukları konu başlıkları altında her 3 grup çalışmasında ve birleşik oturum da durum tablomuzu ortaya koyduk. Özellikle çok uluslu şirketlerde ki örgütlenme savaşın da yaşadığımız zorlukları ve şu anda IKEA’daki örgütlenme çalışmalarımızda işverenle aramızdaki dialogu ve yaptığımız stratejileri tek tek aktardık. En çok da network ağını kullanarak (facebook, e-mail gibi) genç çalışanlara daha rahat ulaşılabildiği dikkatlerini çekti. Yaptığımız en son stratejik planlı müşteri konumunda eylemde giydiğimiz t-shirt ‘ü yanımda örnek olarak götürdüm ve bunun adını sessiz ama ses getiren eylem olarak adlandırdık. Bunun bize üye olarak dönmeye başladığını örnekledim, ayrıca IKEA küresel ittifak toplantısı için mart ayında İstanbul da sendikamızın ev sahipliği yapacağı konusun da bilgi aktardık. Toplu pazarlıkların ve kampanyaların durumları ve bu bağlam da işçinin beklentilerinin karşılandığı bir model olmadığı fakat yapılan son kanun değişiklikleriyle bir parçada olsa demokratik adımlar atılmasının sonucu olarak örgütlenmenin önünü açacağını bilgisini verdim.
Genel bakış açısı olarak sendikalarda benlik kavramı öne çıkmıştır. Yani bu bağlam da sendikaların kesinlikle üyelerine ve üye olacaklara temel esas da ;”Ne yaptığını söyle ama dediğini de yap”. Sadece eğer %110 olmuşsan her şeyi söyle ya da başardım diye söyle! Umut ver ve pozitif düşünmesini sağla, daha iyi güçlü ve fazlalaştığını göreceksin.
Dış İlişkiler
Murat Gerçek