Alemdar: “Biz, Milli Eğitim Bakanlığımız ile birlikte, çok önemli bir şey başardık. Sosyal diyaloğu ve iş barışını, bu ilişkinin temel felsefesi haline getirdik.”
Milli Eğitim Bakanlığı ve Sendikamızın ortaklaşa düzenlediği Bireysel, Toplu İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Semineri’nin açılış toplantısı, 17 Ekim 2016 günü Antalya Belek’de yapıldı. beş gün sürecek olan seminere, Genel Başkanımız Eyüp Alemdar, Sendikamız Yönetim Kurulu ve Başkanlar Kurulu üyeleri de katıldı. Seminerde, Milli Eğitim Bakanlığı Destek Hizmetleri Genel Müdürü Bahattin Gök, Bakanlık taşra teşkilatlarında görevli olan iki yüzün üzerindeki il ve ilçe yöneticileri, hocalarımız ve uzmanlar da yer aldı.
Genel Başkanımız Eyüp Alemdar, seminerin açılışında, ülkemizde yaşanan son siyasi gelişmelere değindi. Alemdar:
“Ülkemiz, belki de cumhuriyet tarihinin en karmaşık günlerinden geçiyor. Devletimiz bir yandan 15 Temmuz’da yaşanan hain kalkışmanın neden olduğu toplumsal travma ile mücadele ederken, diğer taraftan, şiddeti artarak devam eden bölücü terör belasıyla başa çıkmaya çalışıyor. Ülkemizin dört bir yanından her gün kalkan şehit cenazeleri toplumumuzu derin bir kaygıya ve üzüntüye boğuyor. Yalnızca iç sorunlarımız değil, komşularımız ve diğer ülkelerle yaşadığımız sorunlar da, ülkemiz adına kaygılanmamıza neden oluyor. Türkiye’de huzurun ve istikrarın tesisini istemeyen bazı dış güçler, başta Ortadoğu olmak üzere, Türkiye karşıtı politikalarını açıkça sürdürüyor.
Özellikle Amerika Birleşik Devletlerinin, bölgede uyguladığı emperyalist politikalar ve bölücü terör örgütlerine verdiği açık destek, ülkemiz çıkarlarını doğrudan tehdit eden bir boyuta ulaştı.
Bütün bu yaşananlar bizler için kaygı verici. Ancak unutulmaması gereken bir gerçek var. Türkiye Cumhuriyeti, onların sandığı gibi güçsüz bir ülke değildir. Devletiyle, milletiyle bir bütündür. Ülkemiz, bu badireleri de atlatacak, Türkiye Cumhuriyeti ilelebet yaşayacaktır. Bundan hiçbirimizin kuşkusu olmamalıdır. Bizim tarihimiz, bu ülkeyi bölüp parçalamak isteyen emperyalist güçlere karşı verilmiş, şanlı mücadelelerin tarihidir.
Bu millet nasıl ki, 15 Temmuz’da, hain darbe girişimine kalkışanlara karşı, ülkesine, demokrasisine, geleceğine sahip çıkmak için, tankların önüne yattıysa, genciyle, kadınıyla 241 vatandaşımız, ülkesi ve milleti için, gözünü kırpmadan şehit olduysa, işte bu millet asla esaret ve zillet kabul etmeyecek, sonsuza kadar hür ve bağımsız olarak yaşayacaktır” dedi.
Son 30 yılda, tüm dünyayı, özellikle de gelişmekte olan ülkeleri derinden etkileyen,
küreselleşme olgusunun, bir yandan dünyayı büyük bir ekonomik pazara çevirirken,
diğer yandan getirdiği adaletsiz dünya düzeniyle, terör ve şiddetin asıl kaynağı olmaya devam ettiğini belirten Alemdar özetle şunları söyledi:
“Yoksulluğu körükleyen, gelir dağılımını alabildiğine bozan, umudu yok eden bu küresel düzen, paranın, üretimin, karın olduğu, ancak adaletin ve huzurun olmadığı bir dünyayı bizlere dayatıyor. Özellikle Ortadoğu’da bir insanlık dramına neden olan mevcut terör, küresel düzenin yarattığı eşitsizlikten besleniyor. Dünyadaki büyük eşitsizliğin neden olduğu bu terör yalnızca bu bölgeyi değil, Avrupa’nın başkentlerini, metrolarını, stadyumlarını da vuruyor. Sermaye küreselleşirken ve küresel güç her yanı kasıp kavururken, terör de küreselleşiyor ve bütün insanlığın ortak sorunu haline geliyor.
O nedenle, tüm dünyanın birlikte olup, bu küresel teröre dur demesi gerekiyor.”
Yaşananların iç açıcı olmadığını ancak gelecekten umutsuz olunamayacağını da söyleyen Alemdar, Milli Eğitim Bakanlığı’nda yaşanan örgütlenme ve toplu iş sözleşmesi sürecini anlattıktan sonra şunlara değindi:
“Biz, Milli Eğitim Bakanlığımız ile birlikte, çok önemli bir şey başardık. Sosyal diyaloğu ve iş barışını, bu ilişkinin temel felsefesi haline getirdik. Koop-İş Sendikası olarak, başta Sayın Genel Müdürümüz ve çalışma arkadaşları olmak üzere, Bakanlık bürokrasisiyle birlikte, sosyal diyalog mekanizmalarını başarıyla yürütüyoruz. Sizlerden ricam, Koop-İş’i, sizlerin çalışanları, bizlerin de üyeleri olan değerli işçi arkadaşlarımızın, hak ve özgürlüklerinin korunmasında, iş barışının sağlanması ve işyerinde huzur ve güvenin tesisi konularında, bir “sosyal ortak” olarak görmenizdir. Bu sayede, uzun soluklu ve başarılı bir işbirliğini gerçekleştirmemiz mümkün olacaktır.”
Alemdar konuşmasını şu sözlerle bitirdi:
“Kısa bir süre önce okullarımız açıldı. Bütün eksikliklerimize, zorluklara rağmen, eğitim bizim için çok önemli bir olgudur. Bu eğitimin neferleri olan öğretmenlerimiz, bence yeryüzünün en kutsal mesleklerinden birini yerine getiriyor. Ben ne zaman öğretmenleri düşünsem, aklıma Hazreti Ali’nin, “Bana bir harf öğretenin kölesi olurum” sözleri gelir. Bir meslek için söylenmiş bu kadar onur verici başka bir söz var mıdır, inanın bilmiyorum. Bu nedenle, sizlerin aracılığıyla, değerli öğretmenlerimize ve eğitim alanında çalışan herkese, şahsım ve temsil ettiğimiz üyelerimiz adına en içten saygılarımı sunuyorum.”
Seminerde, Doç. Dr. Sayım YORGUN ve Sosyal Güvenlik Uzmanı Celal TOZAN, katılımcılara çeşitli konularda eğitim verdiler
Koop-İş Sendikası
Basın Bürosu