Engellilerin sadece bir gün değil, her gün hatırlanması gerektiğini ifade eden Koop İş Sendikası Erzurum Şube Başkanı Tarık Toğrul, her sağlıklı vatandaşın engelli adayı olduğunu söyledi. Toğrul, "Bir gün hepimiz engelli olabilir ve toplumda engelli olmanın ne demek olduğunu anlayabiliriz. Ancak bu demek değil ki; şu anda herhangi bir engelimiz olmadığı için engelli kardeşlerimizi unutalım, onları yok sayalım, onların neler yaşadığını anlamayalım. Tam tersi bugün ülkemizde olmayan sosyal adaleti var kılmak, insan haklarını yaşatabilmek için ilk önce engelli vatandaşlarımıza sahip çıkmamız ve onların toplum içerisinde görünür olmaları için her türlü mücadeleyi vermemiz gerekmektedir. Engelli vatandaşlarımızın insan onuruna yakışır şekilde hizmet almasını sağlamak, becerilerini geliştirmek, sosyal hayata uyumuna ilişkin hizmetleri sunmak, istihdamına katkıda bulunmak Sendika olarak öncelikli görevlerimizdendir. Bu nedenle; engelli vatandaşlarımızın sorunlarına sahip çıkmak, doğru ve kalıcı çözümler üretmek, ihtiyaç ve taleplerini karşılamak, yaşamlarını daha iyi şartlarda ve başkalarına muhtaç olmadan sürdürmelerini sağlamak ve daha güzel yarınlar sunmak zorundayız. Bu duygu ve düşünceler ile bütün engelli kardeşlerimin 3 Aralık Dünya Engelliler Gününü’ içtenlikle kutluyor, sağlık ve mutluluklar diliyorum.”" şeklinde konuştu. Girişimci Engelliler Derneği Şube Başkanı Abdurrahim Kocaoğlu, Girişimci Engelliler Derneği olarak, başta idareciler olmak üzere toplumdaki engelli bilincinin değişmesi gereğini bir kez daha vurgulamak istediklerini söyledi. Kocaoğlu,” Ülke nüfusumuzun yüzde 12’sine yakını fiziksel, bilişsel, ruhsal, duyusal, duygusal veya gelişimsel bir engel (disability) ile yaşamak zorunda. bugün gerek sosyal yaşamda gerekse iş yaşamında kendilerine çok zor yer bulan vesağlık merkezleri, apartmanlar, okullar, üniversiteler, toplu taşıma araçları gibi yaşamın birçok alanında çeşitli “engeller” ile karşılaşan engelli insanlarımızın farkına varmak ve onlarla birlikte yaşadığımızı unutmamamız gerekiyor. Bu nedenle, fiziksel, ruhsal ve sosyal açıdan tam iyi olma hali olarak tanımlanan sağlığın korunması ve geliştirilmesi, engellilerin ruhsal ve kişisel gelişimlerine katkıda bulunarak üretken bireyler olmaları için çaba sarf eden biz Girişimci Engelliler Derneği olarak, başta idarecilerimiz olmak üzere toplumdaki engelli bilincinin değişmesi gereğini bir kez daha vurgulamak istiyoruz. Zirâ asıl engel ön yargılarla oluşan zihinlerdeki engeller. Bugün engellilerle ilgili kanunlar ve sosyal yaşamla ilgili birtakım düzenlemeler mevcut olsa da toplumdaki engelli bireylerin oranı ile bu uygulamalardaki engellilerin dikkate alınması oranı maalesef aynı düzeyde değildir. Bir işyerinde çalıştırılması orunlu engelli birey oranı toplumdaki engelli oranına ne derece yakındır. Engellilerin eğitimi için imkânlar engelli sayısı ile uyumlu mudur? Sosyal hayattaki Düzenlemeler ne oranda engellileri dikkate almaktadır. Şehircilik planlamalarında, binaların mimarisindeki eksiklikler henüz yeterince giderilmiş değildir. Bugün resmi rakamlar ülkemizde 8,5-milyon engelli olduğunu bildiriyor ancak üretkenlik anlamında aynı oranda sosyal hayata katılım görmek mümkün değil. Engellileri toplumun yardıma ihtiyaç duyan bireyleri algısından çıkarıp, toplumun üretken bir parçası olduğunu göstermek gereklidir. Bu konuda en büyük görev yerel yönetimler başta olmak üzere, ilgili kurum ve kuruluşlara düşmektedir. Engellilerin sorunları sadece kendilerinin değil, ailenin, çevrenin topluluğun kısaca tüm insanların sorunudur. İnsanların engelli olmaları çeşitli faktörlere bağlı olmakla birlikte, engellilerin normal bir hayat sürmeli ancak toplumsal duyarlılığın oluşturmasıyla mümkündür.”dedi
|