Ankara 1, Ankara 2 ve Sakarya Şubelerimizin Yönetim, Denetleme ve Disiplin Kurulu Üyeleri, temsilci ve üyelerimizin katıldığı İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim Semineri 7-8 Kasım 2015 tarihlerinde Ankara'da yapıldı.
TÜM FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ
Seminere TÜRK-İŞ Genel Teşkilatlandırma Sekreteri ve Koop-İş Sendikası Genel Başkanı Eyüp Alemdar, Koop-İş Sendikası Genel Sekreteri Metin Güney, Genel Mali Sekreteri Ahmet Karaman, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Osman Aksoy, Genel Eğitim Sekreteri ve Ankara 1 Nolu Şube Başkanı Murat Türkekul,Ankara 2 Nolu Şube Başkanı Abdurrahim Pir, Sakarya Şube Başkanı Şevket Ulusinan ile Sendikamızın Sakarya, Ankara 1 ve Ankara 2 Nolu Şubeleri yönetim, denetleme ve disiplin kurulu üyeleri ile şubelerimize bağlı illerden gelen temsilcilerimiz ve üyelerimiz katıldı.
Seminerin açılışında Genel Başkan Eyüp Alemdar bir konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Bizler, bize sevginin, hoşgörünün, barışın, kardeşliğin yolunu gösteren, bütün insanları bir ve kardeş tutan, insanı ve insanın yaşama hakkını her şeyin üstünde gören, bir dinin ve kültürün çocuklarıyız. O halde ne oldu bize? Bütün bu kin ve nefret bu topraklarda nasıl yeşerdi? Binlerce yıldır barış içinde yaşayan bizler, nasıl oldu da bu cennet vatanı, kan ve şiddetle dolu bir ülke haline getirdik? Oturup bunları yeniden… yeniden sorgulamalıyız değerli kardeşlerim.
Ve artık bu akan kana, şiddete, gözyaşına son vermeliyiz. Birlik ve beraberliğimizi her şeyin üzerinde tutmalıyız. Yeniden kardeşçe birbirimize sarılmalı, yaralarımızı sarmalıyız. Biz bu vatan, bu millet, bu bayrak uğrunda bir araya geliriz. Bu uğurda gerekirse ölürüz. Ancak siyasilerimiz de bir araya gelmelidir. Bu sorunu kökünden çözmelidir.
Şunu unutmayın, bir ülkede demokrasi, barış ve huzur yoksa, o ülkede ne sendikal haklar olur, ne de sağlıklı işleyen bir endüstri ilişkileri olur. İşte bakın Suriye’de, Irak’ta, Libya’da ve benzer durumdaki ülkelerde, ne sendika var, ne de işçi hakları. Demokrasinin olmazsa olmazı da, birlikte barış ve huzur içinde yaşamaktır. O halde, biz sendikalar da, barış ve huzur içinde yaşamak için elimizden geleni yapmalıyız. Birliğimize, bütünlüğümüze sahip çıkmalı, bunun için çaba harcamalıyız.
Halkımız, 1 Kasım’da yenilenen genel seçimlerde sözünü söyledi, yapılan genel seçimler sonrasında, milli irade yeniden tecelli etti. Seçimlerin barış içinde, yüksek bir katılımla gerçekleşmiş olması, ülkemizin geldiği demokratik seviyeyi yansıtması açısından önem taşımaktadır. Halkımız tercihini, yaşanan bir geçiş döneminin ardından, yeniden tek parti iktidarından yana kullanmıştır. Dileğimiz, son dönemde, terör belasıyla boğuşan ülkemizde, bu sonuçlarla birlikte istikrarın, huzurun ve güven ortamının yeniden tesis edilmesidir. Beklentimiz, acil çözüm bekleyen sorunların ortadan kaldırılmasıdır. Askerlerimizi, polislerimizi şehit eden, yüzlerce vatandaşımızın ölümüne neden olan terörün son bulmasıdır. Ülkemizin birliğine, bütünlüğüne yönelik bu hain saldırıların sona ermesidir. Halkımız, biz sivil toplum kuruluşlarının öncülüğünde gerçekleştirdiği, “Teröre Hayır, Kardeşliğe Evet” yürüyüşüyle ve orada ortaya koyduğu birlik tablosuyla, bu talebini ve beklentisini açıkça ortaya koymuştur. Bu beklentinin tüm siyasi partilerimiz tarafından iyi okunması ve teröre karşı birlik olunması, en büyük dileğimizdir.
Bizim açımızdan, bu seçim döneminin başka bir önemi daha vardır. O da, seçim öncesinde milletimize vaat edilenlerin bir an önce hayata geçirilmesi, verilen sözlerin zaman geçirilmeden yerine getirilmesidir. Halkımız, özellikle ekonomik temelli vaatlere destek vermiş, bu konudaki beklentisini ortaya koymuştur. Bizler de, ülkemiz çalışanlarının sözcüleri olarak, siyasi partilerin seçim beyannamelerinde, çalışma hayatına ve sosyal hakların geliştirilmesine yönelik vaatlerin takipçisi olacağız. Özellikle taşeron işçiler, emekliler ve asgari ücretliler için verilen sözlerin ve başta gençlerimiz olmak üzere, toplumun tüm kesimlerine yönelik vaatlerin yerine getirilmesi için üzerimize düşeni yapacağız. Yeni Hükümetimizden bu konularda talepte bulunacağız.
Yaşadığımız bütün bu sıkıntılara rağmen, hayat devam ediyor. Biz de eğitimlerimizi aksatmadan sürdürüyoruz. Yakın tarihlere kadar, eğitim bizim için okulla başlayan ve biten bir kavramdı. Ancak çağımızda, gelişmiş toplumlarda eğitim çok farklı algılanıyor. Hayat boyu eğitim ve öğrenme kavramı, gittikçe önem kazanıyor. Hayat boyu öğrenim, kişisel eğitimin yanı sıra çalışma amaçlı öğrenimi de kapsıyor. İnsana ve bilgiye daha çok yatırım yapmayı amaç ediniyor. İnsanların temel bilgi ve becerileri kazanmasını teşvik etmeye çabalıyor. İşte Koop-İş Sendikası olarak biz de, siz değerli temsilcilerimizin, sendikal alanda ihtiyaç duyduğunuz bilgileri güncellemek, sendikal bilgi ve becerilerinizi geliştirmek, iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilgilendirme, çağdaş sendikacılığın ilkelerine ve Koop-İş Sendikası’nın temel hedef ve amaçlarına uygun niteliklerde temsilciler olabilmeniz için bu eğitim seminerlerini düzenledik. Daha önce Gaziantep, Tatvan, Samsun, Bursa ve Konya’daydık, bugün son toplantımızda sizlerleyiz…Bu kapsamda, yaklaşık bin arkadaşımızla birlikte eğitimler yaptık. Ancak bu eğitimlerimiz bununla sınırlı olmayacak. Ülkemizin dört bir yanında, bütün üyelerimizle birlikte olacağız. Sendikamızın en büyük hedeflerinden biri olan eğitimlerimizi bu şekilde devam ettireceğiz. Bu eğitimleri önemseyiniz. Çünkü bu eğitim çalışmalarında amaç, yalnızca buradaki değerli hocalarımızın sizlere bilgi aktarması değildir. Onların sizlere vereceği değerli bilgilerin yanı sıra, bu toplantılarımızın başka işlevleri de vardır. En önemli işlevi de, kısa süreliğine de olsa, birlikte olmamızdır. Aynı salonda, aynı havayı solumamız dostça el sıkışmamız, ortak bir hedefin parçaları olarak, aklımızı, gücümüzü, irademizi birleştirmemizdir. Burada, iki günlüğüne de olsa, güçlü Koop-İş ailesinin bir üyesi olmanın verdiği mutluluğu yaşamaktır. Kocaman bir ailenin parçası olmak, kardeşlerinizle dayanışmanızı pekiştirmek, el ele, gönül gönüle daha büyük hedeflere doğru yürümek için hazırlanmak demektir. O nedenle, burada olmayı önemseyiniz. Burada hep birlikte paylaştıklarımızı önemseyiniz.” dedi.
Eğitim Seminerde “İş Sağlığı ve Güvenliğine Sendikal Yaklaşım” sunumunu Özcan Karabulut yaptı. AGHH Meslek Hastalıkları Eğitim Kliniği Uzman Doktoru ve Eğitim Görevlisi Cebrail Şimşek “Meslek hastalıkları ve İşle ilgili hastalıklar” ve “iş kazaları” adlı sunum gerçekleştirdi.
Türk-İş Sosyal Güvenlik Uzmanı Celal Tozan, “Sosyal Güvenlikte Gelişmeler ve SGK Uygulamalarında İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları”, İstanbul Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sayım Yorgun “İşyeri Sendika Yönetici ve Temsilcilerinin Yasal Konumu, Görevi ve Sorumlulukları” başlıklı bir sunum yaptı.
Koop-İş Sendikası
Basın Bürosu